4 Mart 2013 Pazartesi

MİLLİ ANAYASA FORUMU


02 Mart 2013

Yorucu ve zorlu bir organizasyon olan ilçe kurultayından sadece 15 gün sonra yapılan iki zorlu ve yorucu organizasyonun altından de alnımızın akı ile çıktık. Konukların karşılanması ve yerleştirilmesi işlemleri ile bir gün önceden başlayıp, bir gün sonra uğurlanmasına kadar süren, Milli Anayasa Forumu (MAF) ile akşam yemeği organizasyonları hepimizi için gerçekten oldukça yorucuydu.
Kurultay öncesi yönetim, hem kurultay hem de MAF için organizasyon kararını almış, düzenleme kurulunu seçmiş ve planlamasını yaparak çalışmaları başlatmıştı. Kurultay çalışmaları ile birlikte yürütülen MAF için önce davetliler belirlenmeye çalışılmış, her biri birbirinden değerli olan bu isimlerden programı uygun olan biri yönetici 4’ü konuşmacı 5 tanesi belirlenmişti. Ancak ilk zorluğu burada yaşadık. Ulaşabildiklerimiz ulaşamadıklarımız, cevap alabildiklerimiz alamadıklarımız, zamanı uygun olanlar olamayanlar….. ve sonunda isimler netleşti. Yönetici olarak TBMM eski başkanı Hüsamettin CİNDORUK, konuşmacı olarak Millî Merkez Anayasa Forumu genel sekreteri Haluk DURAL, E. Tuğg. Gazeteci-Yazar Dr. Noyan UMRUK, E.Tuğa, gazeteci, Ulusalkanal  TV program yapımcısı Halil NEBİLER, gazeteci-yazar Türker ERTÜRK kesinleşen konuklarımız oldu. 
Bunun arkasından konuklarımızın geliş gidiş yol ve konaklama planlamalarının yapılması ve karşılanması önümüzdeki ikinci zorluktu.  Burada da Bodrum belediye başkanı ile Flora otel imdadımıza yetişti.  Bodrum belediye başkanı Mehmet Kocadon Hüsamettin beyin yol masraflarını ve konaklamasını, Flora otelde diğer konuklarımızın konaklanmasını üstlendi. Konukların hava alanından getirilmesi, şehir içi transferleri ve Noyan beyin hava alanına, diğerlerinin de bir gün sonra bir başka anayasa forumu için Marmaris’e götürülmesi arabalı üyelerimizce karşılanınca bu sorun da çözüme kavuşmuş oldu. Tabii ki uçak biletlerinin parasının da yemek organizasyonundan geleceği ümidi ile Kadri bey tarafından karşılanması başka bir kolaylaştırıcı işlem oldu.
Oasis alışveriş merkezindeki Nurol kültür merkezinin 2 mart Cumartesi günü bize tahsisi belki en kolay çözülen sorundu. Bodrum belediyesine ait olan salon bir talebimizle birçok konuda bize yardımcı olan belediye başkanınca  MAF’a tahsis edildi.
Bir diğer çözülmesi gereken problem de akşam yemeğiydi. Oldukça kalabalık olması beklenen yemekte herkesi alabilecek büyüklükte, canlı müzik imkanı verebilecek sahne ve ses düzenine sahip bir salonun bulunması, üstelik kaliteli, zengin ve alkol dahil bir yemegin bize para bırakabilecek derecede düşük bir miktara verilebilmesi ciddi bir sorun gibi gözüküyordu. Bunu da sağolsun Kadri bey, Diamond of Bodrum oteli ile anlaşarak çözdü.
Geriye kaldı akşam yemeği davetiyelerinin satılması. Otel ile 150 kişi üzerine anlaşıldığından otele en azından bu sayıda konuğun yemek parası ödenecekti. Bu sorunun da tüm üyelerin yemeğe gelmesi ve davetiye satışında bize yardımcı olmaları sayesinde aşılabileceğini düşündük.
Bunların ötesinde kaymakamlığa toplantı bildiriminin yapılması, konuklara şilt yerine verilecek tabloların yaptırılması ve çerçevelenmesi, salon düzeni, kayıt ve salon görevlilerinin belirlenmesi, ikramlar, salona asılacak pankartların ve şehir içine asılacak afişlerin yaptırılması, asılması, e-postaların gönderilmesi, telefon mesajlarının çekilmesi, istiklal marşının ti sessiz çalınması, kitap satış standları gibi önemli önemsiz, zor kolay bir çok hususu da planladık ve yürürlüğe koyduk.
Forum saati geldiğinde gerekli hazırlıkların hepsi tamamlanmıştı. Ancak hep insanın içinde bir eksiklik varmış, bir aksilik çıkacakmış gibi olur ya bizimde tedirginliğimiz gün bitmeden bitmeyecekti.
İlk gelen Hüsamettin Cindoruk oldu. 01 mart Cuma günü akşamı usta politikacı, hukukçu Hüsamettin bey Bodrum’a geldi. Karşılamaya belediye başkanının tahsis ettiği şöförlü aracı ile Kadri bey gitti. Ünlü konuğumuzu oteline yerleştirerek son gece toplantımıza yetişti. Sabah erken saatlerde gelen Türker Ertürk’ü Şeref arkadaşımız, öğleye doğru aynı uçak ile gelen Haluk Duran, Halil Nebiler, Noyan Umruk’u da iki araba ile ilçe başkanımız Ziya bey ve diğer arkadaşlarımız Güneş hanım ile Yunus arkadaşlarımız karşılayarak otellerine getirdiler.

Bu arada bizler diğer görevli ve görevli olmasa de yardıma gelen arkadaşlar ile öğle saatlerinde Oasis’e giderek salonu hazırlamaya giriştik. Pankartlar, bayrak ve posterler asıldı, konuşmacıların masa ve sandalyeleri ile kürsü hazırlandı. Ses düzeni kuruldu, masanın örtüsü serilip, mikrofonlar, dosya ve kalemler, su, bardak, peçeteler yerleştirildi. 

Dışarıda misafirlerin irtibat kayıtlarını alacak görevliler çalışacakları masa ve sandalyeleri hazırladılar, masa üstü örtülerini serip, kayıt form ve kalemlerini, soru kağıtlarını yerleştirdiler. Bir diğer tarafta da TGB’li gençler kitap satış standlarını kurarak vakit geçirmeden satışlarına başladılar.

Forumun başlamasına daha bir saat varken erkenden gelen üç konuğumuzu Oasis’te bir kafeye çay içmeye götürelim, hem hal hatır sorarız hemde forumun uygulanışı ile ilgili konuşuruz demiştim ama buna bir türlü imkan bulamadık. Bizi gören geldi. Kendilerini tanıtmaları, el sıkışmaları, fotoğraf çekilmeleri, oturup kalkmaları derken ne bir şey anlatılabildi, ne de konuşmalar tamamlanabildi.

Salonun dolacağına pek ümidim yoktu. Yeterince duyum yapamadık gibi geliyordu. Ama 500’e yakın koltuğun bulunduğu salonda yerler doldu ve çok kişi ayakta kaldı. Ancak gözlerim bunca kişi arasında koca koca çiçek çelenkleri gönderip de kendileri bir türlü gelmeyen belediye başkanlarını aradı.

Forum Kadri beyin açış konuşması ile başladı. Hoşgeldinizden sonra hemen saygı duruşuna ve istiklal marşına geçildi. 

Muğla baro başkanının bir hafta önce Ümit Kocasakal’ın panelinde, saygı duruşundaki “ti” sesinin Amerikan kökenli bir adet olması ile ilgili ikazına uyarak biz de saygı duruşundaki “ti” sesini kalırdık.

Her ne kadar konuşmacılar izleyiciler tarafından tanınsa bile Kadri bey onlar hakkında bir tanıtım yaptı. Herkesi uzun uzun tanıtırken Halil Nebiler’i uzun alkışlar nedeni ile kısa geçince de durum Halil bey tarafından espiri konusu yapıldı.

Sırası ile Haluk Duran, Hüsamettin Cindoruk, Noyan Umruk, Halil Nebiler, Türker Ertürk ve tekrar Haluk Duran ara vermeksizin söz alarak konuştular. Oldukça aydınlatıcı ve etkili konuşmalarında, Hüsamettin beyin “Türk milliyetçiliğini ayaklar altına alabilecek büyüklükte bir ayağın icat edilmediği” sözü, Türker beyin diğerleri gibi oturarak değil kürsüye gelerek ayakta konuşmasına izleyiciler arasından gelen “ordu ayağa kalktı” sözü, Halil beyin izleyicileri mücadeleye söz verdirirken duyulan küçük bir kız çocuğunun “söz veriyoruz” çığlığı konuşmaların ara süsleri oldu.

Akşam yemeğine kadar olan arada konuklarımızla ilçe başkanımız Ziya bey ve bazı görevli arkadaşlarımız ilgilendi. Yemek saatinde de onları alarak Diamond of Bodrum oteline yemeğe getirdiler.

Konuklarımıza ayırdığımız masa 10 kişilik ama oturmak isteyen çok kişi. Biz forum düzenleme komite üyeleri ile konuklarımızı birlikte oturturuz diye düşünürken komite başkanımız Kadri bey bile oturamadı. Gerçi onun da ortada koşturmaktan pek oturabilecek hali yoktu ya. Bu işi başlatan olarak tüm sorumluluğu sırtında hissetmiş, bir aksilik olmasın diye oradan oraya koşturmuştu. Yemekte bile oturmadı.

Forum sonunda vermeyi düşündüğümüz ancak yoğun ilgiden veremediğimiz tabloları konuklarımıza yemekte verdik. Kadri bey kısa bir konuşma yaparak üyemiz ressam Ali Koçak’ı tanıttı. Konuklarımızı sahneye davet etti ve tablolar bizzat ressamın kendisi tarafından sahnede verildi. Gecenin ilerleyen saatlerinde de önce Türker Ertürk sonra Halil Nebiler sahneye çıkarak anılarını anlattılar, bir emekli pilot albay konuğumuz da Ömer Hayyam’dan, Can Yücel’den şiirler okudu. Arada kalan boşlularda da iki genç bayan sahnede müzik yaptı.
Pazar günü Noyan bey uçak ile evine dönerken diğer konuklarımız da arkadaşlarımız tarafından Marmaris’te yapılacak olan bir diğer foruma götürüldü. Böylece haftalardır biz ayağa diken organizasyonlarımız da kazasız belasız bitmiş oldu.

Coşkun YALÇINALP

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder